

171: Kırım mutfağından Türkiye’ye: Lezzetler, yolculuk ve ön yargılar
21.12.2025 | 27 Min.
Bu bölümde Emin ve Ömer'in Lenur ile sohbeti kaldığı yerden devam ediyor. Kırım mutfağının öne çıkan lezzetlerinden yola çıkıyorlar, Lenur’un Türkiye seyahatindeki deneyimlerinden bahsediyorlar. Yemekler üzerinden kültürel benzerlikleri ve farkları konuşurken, Türkiye’de bir Kırım Tatarı olarak karşılaştığı önyargıları da samimi bir şekilde ele alıyorlar. Gündelik deneyimler, sürpriz gözlemler ve tanıdık tatlar eşliğinde keyifli bir sohbet sizleri bekliyor. 🎙️🍽️✈️ Interactive Transcript and Vocab Helper Support Easy Turkish and get interactive transcripts and live vocabulary for all our episodes: easyturkish.fm/membership Show Notes Lenur Vacip'in Instagram hesabını buradan ziyaret edebilirsiniz.🤳 (https://www.instagram.com/seyahat_delisi_/) Transcript Intro Emin: [0:14] Herkese merhaba. Easy Turkish Podcast'in yeni bölümüne hepiniz hoş geldiniz. Bu bölümümüzde Ömer ve Lenur'la beraberiz. Bir önceki bölümümüzde söylemiştik. İkinci bir bölümümüz daha olacak Lenur'la beraber. Daha değinmek istediğimiz, konuşmak istediğimiz şeyler var. Bu bölümde onları konuşacağız. Öncelikle nasılsın Lenur tekrardan? Lenur: [0:34] Merhaba. Çok iyiyim. Çok sağ olun. Yine sizinle podcastta buluşmak çok güzel geldi. Sağ olun. Emin: [0:41] Teşekkür ederiz. Ömer sen nasılsın? Ömer: [0:43] Ben de çok iyiyim. Teşekkür ediyorum. Emin: [0:45] Evet. O zaman direkt konuya giriyoruz. Çünkü bir önceki bölümde biraz daha kendimizden bahsettik. Kendimizi tanıttık. Bu bölümde biraz daha detay şeyler konuşalım istiyoruz. Evet... Ben direkt şunu sormak istiyorum: Benim çok merak ettiğim, Ömer'le de zaten sürekli yemek hakkında konuşuyoruz podcastlerimizde. Kırım mutfağı Ömer: [1:03] Favori konumuza geldik. Emin: [1:05] Aynen öyle. Kırım'ın imza yemekleri nelerdir? Mesela evinizde en çok hangi yemekler pişer? Lenur: [1:11] Yani şimdi bir söz söylerim de... Damaklarınız böyle sulanacak. Emin: [1:19] Sen demesen de benim damağım öyle zaten. Lenur: [1:23] Şimdi ben sözün başını söyleyeyim siz sözün sonunu söyleyin tamam mı? Çi... (Börek.) Evet. Ömer: [1:31] Emin gerçekten hazırmış. Emin: [1:32] Ben hazırdım. Lenur: [1:35] Evet bu yemeklerimizin kralıdır aslında. Ömer: [1:39] Evet. Lenur: [1:39] Çi börek (çiğ börek) dünyada nam kazanan bir yemek, yani dünyanın herhangi bir yerine gidersen çi böreği bulma imkânın olacak diye düşünüyorum. Hem de Türkiye'deyken çok gördüm. Yani Eskişehir'de esasen. Her yerde, her adımında çi börek, çi börek, çi börek yani... Bu bizim milli yemeğimiz. Dediğim gibi çok meşhurdur. Support Easy Turkish and get interactive transcripts and live vocabulary for all our episodes: easyturkish.fm/membership Special Guest: Lenur Vacip.

170: Slow News in Turkish: Gündem
14.12.2025 | 4 Min.
Gündemden haberleri aktardığımız bu bölümde "Avrupa Birliği küçük paketlerden üç avro vergi alacak", "Venedik’te çalınan kargo teknesi tarihi Rialto Köprüsü’ne çarptı." ve "'Trump Altın Kartı' başladı." gibi haber başlıkları var. Interactive Transcript and Vocab Helper Support Easy Turkish and get interactive transcripts and live vocabulary for all our episodes: easyturkish.fm/membership Transcript Intro Emin: [0:14] Herkese merhaba. Easy Turkish Podcast'in yeni bölümüne hepiniz hoş geldiniz. Bu bölümümüzde sizlere dünya gündeminden haberleri yavaş bir şekilde aktaracağım. Podcastlerimizden çok daha verimli yararlanabilmek için easyturkish.org/membership adresine gidip podcast kademesine abone olabilirsiniz. Avrupa Birliği küçük paketlerden üç avro vergi alacak. Emin: [0:41] İlk haberimizle başlayalım. Avrupa Birliği küçük paketlerden üç avro vergi alacak. Avrupa Birliği geçtiğimiz günlerde yeni bir karar aldı. 1 Temmuz 2026 tarihinden sonra Avrupa Birliği dışından, internetten alınan 150 avronun altındaki ürünlere üç avro gümrük vergisi gelecek. Şimdiye kadar Avrupa Birliği dışından gelen 150 avro altındaki ürünler için gümrük vergisi genelde alınmıyordu. Ancak 1 Temmuz 2026 tarihinden sonra bu durum değişecek. 2024 yılında Avrupa Birliği'ne gelen bu küçük paketlerin çoğu Çin'den geldi. Geçen yıl Avrupa Birliği'ne gümrük vergisi alınmayan yaklaşık iki milyar paket gönderildi. Support Easy Turkish and get interactive transcripts and live vocabulary for all our episodes: easyturkish.fm/membership

169: Kırım Tatarları kimdir? Dil, kültür, tarih ve yanlış bilinenler @seyahat_delisi_
07.12.2025 | 37 Min.
Bu bölümde Emin ve Ömer’e Kırım’dan Lenur Vacip, namıdiğer ‘seyahatdelisi’ (https://www.instagram.com/seyahat_delisi_/) konuk oluyor. Kırım Tatarı olmak nasıl bir kimlik, Kırım’da anadil ne kadar korunabiliyor ve Kırım Tatarcası Türkçeye gerçekten benziyor mu? Lenur hem kendi deneyimleri hem de kültürel arka planıyla bize Kırım’ın görünmeyen yüzünü anlattı. Türkiye’de yaşayan Kırım Tatarları, göçler ve kültürel bağlar üzerine de duruyoruz. Dil, kimlik ve kültür üzerine yaptığımız bu sohbeti kaçırmayın. Interactive Transcript and Vocab Helper Support Easy Turkish and get interactive transcripts and live vocabulary for all our episodes: easyturkish.fm/membership Show Notes Lenur Vacip'in Instagram hesabını buradan ziyaret edebilirsiniz.🤳 (https://www.instagram.com/seyahat_delisi_/) Ömer 30. dakikada “koşmak” fiilinin, TDK’nın güncel Türkçe sözlüğünde (https://sozluk.gov.tr) geçen şu anlamlarından bahsediyor: 1. Birlikte iş görmesi için bir şeyi, bir kimseyi başka birinin yanına katmak, arkadaş olarak vermek. 2. Hayvanı çekeceği arabaya, sabana vb.ne bağlamak: Atları arabaya koşmak. 3. Birini, bir işte görevlendirmek: İşe koşmak. Transcript Intro Emin: [0:14] Herkese merhaba. Easy Turkish Podcast'in yeni bölümüne hepiniz hoş geldiniz. Bu bölümümüzde her zamanki gibi Ömer'le beraberiz ancak bir de konuğumuz var. Easy Turkish Podcast'te artık belirli aralıklarda konuklarımız da olacak. Bu hafta konuğumuz Lenur Vacip, namı diğer "Seyahat Delisi". Evet Lenur, öncelikle nasılsın? Lenur: [0:35] Merhabalar, çok iyiyim. Davet ettiğiniz için çok sağ olunuz. Çok memnun oldum. Emin: [0:41] Biz de memnun olduk. Davetimizi kabul ettiğin için de ayrıca teşekkür ederiz. Lenur: [0:45] Sağ olun. Emin: [0:46] Ömer sen nasılsın? Ömer: [0:48] Ben de iyiyim. Çok teşekkür ediyorum. Sizlerle buluştuğum için ben de çok mutluyum. Emin: [0:52] Teşekkür ederiz. Evet Lenur, bize kendini tanıtır mısın? Lenur Vacip "Seyahat Delisi" kimdir? Lenur: [0:56] Dediğiniz gibi ismim Lenur, soyadım Vacip. Kırımlıyım, milletim Kırım Tatar. Şu an Kırım'da yaşıyorum. Kırım'da esas mesleğim Kırım Tatar ve İngiliz dili hocasıyım. Yani dil kursları veriyorum. Böyle demek mümkün. Dil bilimi fakültesini bitirdim. Türkçe ve İngilizce dil bilimi fakültesiydi. Ondan sonra büyük (yüksek) lisansta Kırım Tatar Dili ve Edebiyatı oldu. Üniversiteyi bitirirken Çin'e gittim. Çin'de 3.5 yıl yaşadım. Ondan sonra Türkiye'ye geldim bir yıl. Türkiye'de de yaşadım. Çin'deyken kendi blogumda, Instagram'da videolar çekmeye başladım. İnsanların hoşuna gittiği için bu işe de devam ediyorum. Şu ana kadar5 yıldır bloguma devam ediyorum. Böyle, bu kadar. Emin: [1:50] Evet biz de içeriklerine baktığında gerçekten çok hoş bir enerjiyle karşılaştık. Zaten ben de ondan sonra dedim yani "Beraber bir podcast çekmeliyiz." Hatta İstanbul'a gelirsen burada beraber bir video da çekebiliriz. Tabii ki sen de istersen. Lenur: [2:04] Evet tabii ki. Emin: [2:05] İçeriklerini çok beğeniyoruz yani gerçekten çok hoş. Support Easy Turkish and get interactive transcripts and live vocabulary for all our episodes: easyturkish.fm/membership Special Guest: Lenur Vacip.

168: Danimarka'da bir Türk'ün hikâyesi @pinarkiilerich
30.11.2025 | 1 Std.
Bu bölümde Emin ve Ömer’e harika bir konuk eşlik ediyor: Pınar Kiilerich! Danimarka’da yaşayan ve Danca öğreten Pınar Kiilerich, sosyal medya hesaplarında paylaştığı öğretici ve eğlenceli içeriklerle büyük ilgi görüyor. Birlikte Danimarka’daki kültür şoklarını, Danimarka ve Türkiye'nin arasındaki farkları, günlük yaşamın güzelliklerini ve yurt dışında yaşamın perde arkasını konuştuk. Hem kahkahalarla dolu hem de ufuk açan bir sohbet oldu. Bu keyifli bölümü sakın kaçırmayın! Dinledikten sonra Pınar Hanım’ın paylaşımlarına göz atmak için instagram.com/pinarkiilerich adresini ziyaret etmeyi unutmayın. Interactive Transcript and Vocab Helper Support Easy Turkish and get interactive transcripts and live vocabulary for all our episodes: easyturkish.fm/membership Show Notes Pınar Kiilerich'in Instagram hesabını buradan ziyaret edebilirsiniz.🤳 (instagram.com/pinarkiilerich) Pınar Kiilerich'in dersleriyle ilgileniyorsanız, detayları buradan inceleyebilirsiniz.📚 (https://pinarkiilerich.com/) Transcript Intro Emin: [0:11] Herkese merhaba. Easy Turkish Podcast'in yeni bölümüne hepiniz hoş geldiniz. Ben Emin. Bugünkü bölümümüzde her zamanki gibi Ömer'le beraberiz ama bu sefer yalnız değiliz. Bir konuğumuz var. Pınar Kiilerich de bugün bizimle. Pınar Hanım'ı Instagram'da görüyorduk. İçeriklerini de beğeniyoruz. Kendisi Danca öğretiyor ve Danimarka'daki hayatını bizlerle paylaşıyor. Pınar Hanım'la iletişime geçtik. Podcast'imizde konuğumuz olmasını istedik. O da sağ olsun kabul etti. Evet, nasılsınız Pınar Hanım? Pınar: [0:42] Teşekkür ediyorum. O zaman ben de şöyle bir giriş yapayım. Ben de sizinle tanıştığıma memnun oldum ve iyi ki ulaştınız. Ben de sizlerden haberdar olmuş oldum ve davetiniz için de teşekkür ediyorum. İyiyim, umarım sizler de iyisinizdir. Emin: [0:55] İyiyiz, teşekkür ederiz. Ömer, sen nasılsın? Ömer: [0:58] Ben de iyiyim, çok teşekkür ediyorum. Emin: [0:59] İkinizin ortak bir noktası var. Pınar Hanım, herhâlde Danimarka vatandaşı olma yolunda çok yakınsınız. Ya da oldunuz mu Pınar Hanım? Pınar: [1:06] Vallahi bütün yapmam gereken, üzerime düşen vazifeleri ben tamamladım. Gerisini onların vicdanına bıraktım diyorum. Uzun bir süreç, gerçekten çok zorlu bir süreç. Sonrasında bekleme kısmı çok uzun. Her şeyi tamamladım artık. Bekleme sürecindeyim diyeyim. Hani bir sıkıntı olmadığı takdirde herhâlde bir seneye falan pasaportumu elime almış olurum diye düşünüyorum. Emin: [1:29] Evet, Ömer de 5 yıllık Danimarka'dan Schengen vizesini almış birisi. Ömer: [1:34] Bir Danimarka aşığı. Pınar: [1:36] O zaman artık siz de buralı sayılırsınız. Çünkü herkese üç gün, bir hafta verdikleri bir dünyada beş yıl bayağı iddialı çünkü. Ömer: [1:44] Evet evet aynen. Bir tane arkadaşım var hatta İsveç'te o. Okuyor orada. İkamet izni var. Şimdi ikamet izni bitmiş. Uzatmak için yine bayağı sizin gibi prosedürlerden geçiyor. Çıkamıyor yurt dışına. Diyorum ki "Daha iyi vize." diyorum. Beş yıllık vize, oturma izninden. Pınar: [1:59] Doğru. Emin: [2:01] Ben de Kopenhag'da, Danimarka'da bulunmuş, sizin yanınızda sıradan birisi olarak... Pınar: [2:06] Estağfurullah. Bekleriz efendim. Buraya yolunuz düşerse her zaman kapımız açık diyelim. Ömer: [2:11] Çok teşekkür ederiz. Çok sağ olun. Emin: [2:13] Çok teşekkür ederiz. Pınar: [2:14] Rica ederim. Pınar Kiilerich kimdir? Emin: [2:15] Şimdi gözlemlediğimiz kadarıyla dolu dolu bir hayatınız var. Şarkı söylüyorsunuz, çizim yapıyorsunuz, Danca öğretiyorsunuz. Biraz sizi tanıyabilir miyiz? Pınar Kiilerich kimdir? Pınar: [2:25] Tabii ama önce şöyle bir girizgâh yapayım. Dolu dolu hayatım var. Benim kendimle ilgili söyleyeceğim şöyle bir durum var ve bunu çok sık söylerim. Ben birçok şeyi iyi yapıyorum, birçok şeyi yapıyorum ama bir tanesinin en iyisi değilim. Yani dolayısıyla o çok fazla bölünmüşlük gerçekten benim hayatımın özeti gibi bir şey. Dolayısıyla çok fazla şey yapıyorum, hepsinde iyiyim diyebilirim. Ama hiçbirini "Bunun en iyisiyim, bu benim hayatımda ilk öncelik." diyebileceğim bir şey yok açıkçası. Çok fazla bölünen bir tipim, öyle söyleyeyim. Pınar: [3:00] Yaklaşık 8... Yani 8 yılı biraz aştı daha doğrusu, Danimarka'dayım. Normalde Adanalıyım. Böyle bir Viking ve Adana karması bir hayatım var. Siz düşünün artık nasıl bir şey olduğunu. Eşim Danimarkalı. O yüzden bir aşk sebebiyle buraya taşındım. 36 yaşındayım. Bir kızımız var 5 yaşında. İşim ne diye sorarsanız normalde aslında ben endüstriyel ürün tasarımcısıyım. Türkiye'de üniversitede onu okudum. Yüksek lisansımı yine aynı bölüm üzerine yaptım ama Türkiye'de biraz tasarımın geldiği, daha doğrusu gelemediği hâlden ötürü çok fazla yapmayı tercih etmediğim için uzun yıllar marka yönetimi ve pazarlama branşında çalıştım şirketlerde. Bir yandan tabii güzel sanatlar mezunuyuz. Serde çizmek, tasarlamak, bir şeyler yaratmak var. Dolayısıyla hep bu çizmek bir tarafta duruyordu. Hâlâ da duruyor. Support Easy Turkish and get interactive transcripts and live vocabulary for all our episodes: easyturkish.fm/membership Special Guest: Pınar Kiilerich.

167: Erteleme hastalığı
23.11.2025 | 26 Min.
Bu bölümde hepimizin hayatına sessizce sızan bir alışkanlığı masaya yatırıyoruz: erteleme. Neden “birazdan” demeyi bu kadar seviyoruz? Ertelemek her zaman kötü mü, yoksa bazen zihnin kendini koruma yolu mu? Peki ya fark etmeden kaçırdığımız fırsatlar… Bu sohbet, “Ben de böyle yapıyorum!” dedirtecek türden. Dinlemeyi ertelemeyin. 😉 Interactive Transcript and Vocab Helper Support Easy Turkish and get interactive transcripts and live vocabulary for all our episodes: easyturkish.fm/membership Transcript Intro Emin: [0:14] Herkese merhaba. Easy Turkish Podcast'in yeni bölümüne hepiniz hoş geldiniz. Ben Emin. Bugünkü bölümümüzde Ömer'le beraberiz. Nasılsın Ömer? Ömer: [0:23] Teşekkür ederim Emin. İyiyim. Sen nasılsın? Emin: [0:26] Ben de iyiyim. Teşekkür ederim. Bir süredir ara vermiştik beraber çektiğimiz bölümlere. Nasılsın görüşmeyeli? Ömer: [0:32] Koşturmaca. Hayat meşgalesi. Bazı yoğunluklar sebebiyle yine programlarımız aksayabiliyor ama güzel bir bölümle tekrar buradayız. Emin: [0:42] Evet, dinleyicilerimize bir sözümüz vardı. Onları dünyadan veya Türkiye'den ilginç bir haberle karşılayacaktık. Evet, bu bölümümüzün ilginç haberi nedir Ömer? Sendeyiz. Haftanın haberi: Sıra bekleyicilik Ömer: [0:53] Bu bölümümüzün ilginç haberi, özellikle benim karşılaştığım haberde, Amerika'da gerçekleşen bir şey ama dünya genelinde de artan bir trend hakkında: Sıra bekleyicilik. Emin: [1:03] Nedir sıra bekleyicilik? Ömer: [1:04] Yani bu haftaki haberimiz gerçekten "Vakit nakittir." sözünü somutlaştıran cinsten. Profesyonel sıra bekleyicilik. Yani mesleki olarak sıra bekleyen insanlar varmış. Bununla ilgili şirketler kurulmuş ve burada çalışan insanlar para karşılığı başkalarının yerine sıra bekliyorlar abi. Emin: [1:26] Bir firma var. Bu firmada bildiğin maaşlı, sigortalı çalışanlar var. Gidiyorsun bu firmaya. Parasını veriyorsun. Bana atıyorum iPhone 17 al ilk çıktığı zaman. Bu mudur olay? Ömer: [1:38] Tam olarak öyle. Tam olarak öyle. Kendisi o soğukta, ayazda beklemek istemeyen insanlar, tabii ki maddi güce de sahip olmak zorunda bunun için belli ki. Çünkü ucuz bir hizmet olmadığını gördüm ben okuduğum haberde. Orada para vererek vekâleten orada kendisini birine bekletiyor. Emin: [1:57] Peki şey mi oluyor... Yani oraya gelip devir teslim mi yapıyorlar yoksa o kişi aynı zamanda o kişi için o istenilen şeyi de satın alıyor mu? Support Easy Turkish and get interactive transcripts and live vocabulary for all our episodes: easyturkish.fm/membership



Easy Turkish: Learn Turkish with everyday conversations | Günlük sohbetlerle Türkçe öğrenin